Türkiye yine bir çocuk istismarı ile sarsıldı. İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’nin 6 yaşında evlendirilmesi ve cinsel istismara maruz bırakılması yalnız anne ve babaları
değil tüm yurttaşları ve bizleri derinden yaralamıştır.
Yaşananlar bizlere bir kez daha göstermiştir ki Mustafa Kemal Atatürk’ün de ifade ettiği gibi Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz! Görüyoruz ki tarikat ve cemaatler var oldukça çocuk gelinler, cinsel istismarlar da son bulmayacaktır. Ne yazık ki Atatürk Cumhuriyeti’nden uzaklaşan Türkiye, laikliğe aykırı
fiillerin odağı haline geldiği gerekçesiyle 2008 yılında hüküm giyen AKP eliyle örülen tarikat ve cemaat karanlığında boğulmaktadır.
Ülkemizin geleceği olan gençlerimiz, çocuklarımız ya cinsel istismara uğramakta ya intihar etmekte ya öldürülmekte ya da vatan ve halk düşmanı müritlere dönüşmektedir. Türkiye, laik demokratik yapısından uzaklaştıkça gençlerini kaybetmektedir.
İşte tam da bu noktada akıl ve bilimin önderliğinde laik devlet yönetiminin önemi ortaya çıkmaktadır. Bunun içindir ki; laik cumhuriyet, yurttaşın kişisel inancına ve dindara değil dinden çıkar sağlayanlara, din örtüsü altında toplumu zehirlemeye kalkanlara karşı olmuştur. Bunun içindir ki; aklın ve bilimin önderliğinde aydınlanacak ve gelişecek bir toplum şeyhlerden medet umamaz.
Oysa bugün, 15 Temmuz FETÖ darbesinin ardından boşalan pekçok devlet kurumuna cemaat ve tarikat mensuplarının yerleştirildiği gerçeğini göz ardı etmek büyük yanılgıdır! Yaşananlar bize gösteriyor ki, laik cumhuriyeti dönüştürmek isteyen İktidar, tarikat ve cemaatlere gerek gizli gerek de açık destek vermeyi sürdürmektedir. Tarikat ve cemaatlerin etkinleştiği televizyonlarda şeyhler ve imamların nasıl yaşayacağımıza karar verdikleri bir Türkiye tablosu ortaya çıkmaktadır. Bu böyle gitmez, gidemez
Çağdaşlaşma yolunda en önemli atılımları hayata geçirdiğimiz Cumhuriyet Devriminin önünü keserek ortaçağ anlayışını egemen kılmaya çalışanlar başarılı olamayacaktır. Ülkemizin geleceği olan evlatlarımızın ruhen ve bedenen yaralanmasına asla izin vermeyeceğiz.
Sosyalist Cumhuriyet Partisi iktidarında, toplumu kuşatan tarikat ve cemaat gibi fesat ve karanlık odaklar, vakit kaybedilmeden derhal kapatılacaktır. Eğitim ve öğretimde; akıl ve bilimin öncülüğünde hazırlanmış programımızla, itaat yerine düşünen, sorgulayan ve halkçı devletin varlığını, bütünlüğünü, bağımsızlığını her şeyin önünde tutan, haksızlığa ve sömürüye boyun eğmeyen bilinçli nesiller yetiştirilmesine öncülük edeceğiz. Halkımızın birlik ve beraberliği, gelişim ve zenginliği, bilimsel eğitimle ve laik devrimlerle gerçekleşecektir.
Bütün hakımızı çocuklarımızın özgrce büyüyeceği, bilimin rehberliğinde yetiştirileceği aydınlık yarınlar için omuz omuza örgütlenmeye ve mücadeleye çağırıyoruz.
Saygılarımızla…
